Enflamasyon, bir yaralanma, enfeksiyon veya travma gibi dış kaynaklı olabilen veya otoimmün hastalıklarda olduğu gibi vücudun kendisinin neden olduğu dahili olabilen bir saldırıya yanıt olarak vücut tarafından oluşturulan bir dizi reaksiyondur.
Enflamasyon, şişme, kızarıklık, sıcaklık ve ağrı gibi dört karakteristik belirtinin varlığıyla tanınır. Bu semptomlar, prostaglandin adı verilen ve dolaşım sistemini ve bağışıklık sistemini harekete geçirebilen maddelerin üretilmesine yol açan bir dizi kimyasal işlemin aktivasyonunun ürünüdür, böylece savunma süreçlerinde yer alan tüm hücreler oraya ulaşabilir. sinyalin başladığı yer.
Enflamasyonlar, kısa süren ancak genellikle şiddetli ve kronik olan, daha hafif olma eğiliminde olan ancak zamanla devam eden akut olarak sınıflandırılabilir. Enflamasyonun amacı, hasara neden olan ajanla savaşmak ve etkilenen doku veya organı iyileştirmektir.
Bir kan testinde enflamatuar süreci tanıyabiliriz çünkü beyaz kan hücrelerinin ve C-reaktif protein miktarını arttırır.
Örnek olarak, bazı özel iltihaplanmalardan bahsedeceğiz:
- Bir savunma görevi gören lenf düğümlerinin şişmesi, bilimsel olarak lenfadenopati olarak adlandırılır ve genellikle enfeksiyonlar, kanser veya bağışıklık sistemi sorunları nedeniyle oluşur. Genellikle kasıkta, koltuk altlarında ve kulakların arkasında palpe edilirler. Enflamasyonun nedenine bağlı olarak çok ciddi veya çok ciddi sorunlara cevap verebilir.
- İltihaplı bağırsak hastalığı, bazı kısımlarında bağırsakta kronik iltihaplanmaya neden olan bir dizi bozukluğu (Crohn hastalığı ve ülseratif kolit) içerir.
- Genellikle sıcak günlerde ve yetişkinlerde, obezlerde ve yaşlılarda görülen sıvı birikimi nedeniyle ayaklarda, ayak bileklerinde ve bazen tüm bacağın şişmesi de yaygındır.
- Pelvik enflamatuar hastalık kadın üreme sistemini etkiler ve bakterilerden kaynaklanır. Semptomlar arasında ağrı, bulanık ve kötü kokulu vajinal akıntı ve bazen ateş bulunur.
Enflamasyonun vücutta koruyucu ve onarıcı bir amacı vardır, antiinflamatuar ilaçların gelişigüzel kullanımını etkileyebilir. Bunun bir örneği, kallus oluşumunu ve dolayısıyla kırığın iyileşmesini etkiledikleri için anti-enflamatuarların kullanılmaması gereken kemik yaralanmaları ve kırıklar durumundadır.