Latince “odak” kelimesinden gelen ve ateşin pişirmek için yakıldığı yeri ifade eden bir kelime olan ateş, ilk başta odak noktası, ailenin ısınmak ve faaliyetlerini yapmak için buluştuğu evin ilgi ve aydınlatma merkeziydi.
Ateş, havada ısı şeklinde enerjinin açığa çıktığı kimyasal bir oksidasyon reaksiyonu, aynı zamanda ısı, karbondioksit, su buharı salınımı oluşturabilen yanma özelliğine sahip bir dizi partiküldür. alev ve duman.
İlk başta yangın, iki taşın birbirine sürüldüğü ve bunun sonucunda kıvılcımların oluştuğu bir sürtünme süreciyle yaratıldı. Günümüzde yangının çıkması için bir yakıtı, oksitleyiciyi ve aktivasyon enerjisini birleştirmek gerekiyor, bu üç elemente ateş üçgeni veya yanma üçgeni deniyor, eğer bu elementlerden biri eksik olsa da olmasa da. bu doğru oranda ateş almayacağız. Çünkü yeterince ısı, yakıt veya oksijen yoksa yangın ne başlayabilir ne de yayılabilir.
Yangın söndürme yöntemi, üçgenin bir veya daha fazla unsurunun ortadan kaldırılması ve zincirleme reaksiyona dayanır. Sahip olduğumuz yok etme yöntemleri arasında; soğutma yoluyla, kullanılan elementlerden hangisi su; sonra boğuluyoruz, bu durumda mesele oksijeni yok etmekle ilgili; Diğer bir yöntem de yakıtın dağılımı veya izolasyonudur ve son olarak zincirleme reaksiyonun engellenmesi.